Rotator Kılıf (Manşet- Cuff) Yırtıkları
Omuz anatomik olarak çok geniş hareket açıklığı, z...
Ekim
Omuz çıkıkları bu eklem bölgesinde yaygın olarak görülen bir rahatsızlık olan omuz çıkığı hakkında hemen herkes birkaç bilgi ifade etse de bunlar genel olarak kulaktan duyma ve tıbbi bilgiler olmamaktadır. Omuz bölgesi insanın en çok hareket eden eklem yapısından birisidir. Burada omuz eklemi kolu yukarı kaldırma baş etrafında döndürme ve daha birçok görevi bulunmaktadır.
Omuz çıkığında omuz eklemini oluşturan top biçimindeki baş yuvadan dışarı atlayarak çıkar. Vücutta bulunan en hareketli eklem olmasını sağlamak için gevşek dokularla desteklendiği ve büyük bir yuvarlak baş ile küçük düz bir yuvadan oluşan anatomisi nedeni ile çıkma olayının en sık olduğu eklemdir.
Omuz ekleminde oluşan çıkık bir kere meydana geldi mi bir daha tekrarlaması olayı en yüksek riskler arasında yer almaktadır. İlk çıkık 18 yaş civarında oldu ise %80, 40 yaş civarında oldu ise % 20 oranında yeniden çıkık olasılığı cardır. Burada ise omuz ekleminin çıkma sonucunda eklem yuvasında oluşan gevşeklik ve güvensizlik gibi durumlarda eklemin sürekli olarak çıkması olayına ise kronik omuz instabilitesi adı verilmektedir.
Omuz kısmının anatomik olarak yapısına bakıldığında ise üç kemikten oluştuğu meydana çıkmaktadır. Bunlar ise kol kemiği kürek kemiği ve köprücük kemiğidir. Burada üst kol kemiği olarak bilinen kemiğin başı veya topuz kısmı kürek kemiğinin yuva kısmına oturmaktadır. Omuz eklemi, bağlar ve eklem kapsül ile sarlmıştır. Bunların ise etrafını kas ve tendonlar sarmaktadır.
Omuz eklemi gün içerisinde oldukça aktif çalışan eklemlerden biridir. Bu nedenle deformasyona uğraması, yaralanması ve sakatlanması özellikle bazı meslek kollarında ve yaşam tarzlarında kaçınılmaz olabilmektedir. Omuz çıkığı; omuz eklemini oluşturan kemiklerin yerinden çıkması olarak tanımlanabilmektedir. Her yaştan insanda görülebilen omuz çıkığı problemi bazı insanlarda tekrarlayıcı özellik gösterebilmektedir.
Omuz çıkığı problemi; kişide ağrı, acı ve hareket imkanının kısıtlanması problemlerini de beraberinde getirmektedir. Bu durum yaşam kalitesini önemli derecede düşürmekte ve nitelikli bir şekilde tedavi edilmeyen omuz çıkığı problemleri çeşitli eklem hastalıklarına da neden olabilmektedir.
Omuz çıkığı her yaş grubu hastalarda karşımıza çıkabilir. Çıkık mekanizması genellikle el açık pozisyondayken düşmelerde veya omuzun dışa zorlamalarında meydana gelebilir. Yaşlı hata grubunda genellikle omuz eklem çıkıklarına kırıklar da eşlik edebilir. Yaşlı hastalarda bu çıkıklar, cerrahi yolla veya anestezi altında oturtma yöntemiyle tedavi edilirler ve özel durumlar dışında çıkıkların tekrarlama ihtimali azdır.
Yaşlı hastalarda özellikle çevre kasların çıkık sırasında yırtılmasıyla beraber, veya omuz yuvası (glenoid) kemiğinde kırıklar olduğu zaman çıkıkların tekrarlama ihtimali yüksektir.
Omuz çıkığının belirtilerine bakıldığında; aslında herkes omuzu yerinden çıktığında anlar. Omuz da oluşan hareket kaybı ve şiddetli ağrı çok tipiktir. Aslında anlaşılması zor olan daha önce oluşmuş çıkık veya yapısal olarak gevşek olan kapsül ve bağların yeterinde eklemi sabitleyememesi nedeniyle oluşan yarı çıkık durumlarıdır.
Kişinin omzunun yerinden çıkacağı gibi bir endişe duyması ve her an bu duygu ile hareket etmesi, kolun yukarı doğru hareket ettirilmesi halinde oluşan ağrılar, omzunuzun hareket ettirilmesi esnasında oluşan takılma, atlama ve sürtünme hissi yarı çıkık veya tıbbi adıyla omuz instabilitesinin belirtileridir.
Omuz çıkığı ile karşı karşıya kalmanız durumunda ise oluşabilecek olan başlıca sorunlar bulunmaktadır.
Kaslarda, sinirlerde, tendonlarda omuz çıkığı sonrasında bir yırtık nadir olarak oluşabilir ayrıca da kuvvet kaybı yaşayabilirsiniz.
Kişi kendisinde bir omuz çıkığı hissediyor veya yukarıda belirttiğimiz gibi sorunlar yaşıyor ise bu durum da omuz eklemini hareket ettirmemelidir. Olabildiğince sabit bir pozisyonda tutup uygun olan bir askı ile veya yöntem ile hemen kolunu ve omuz kısmını sabit bir hale getirmelidir.
Yine çıkma sonucu oluşacak olan ağrıların ve şişlik gibi durumların daha da ileri seviyeye geçmemesi için kişi omuz bölgesine soğuk su veya buz tedavi uygulamalıdır. Bunun ardından ise hemen bir ortopedi hekimine başvurması gerekmektedir.
Omuz çıkığında eklem bölgesi gevşeklik veya boşluk aldığında kişide tekrarlama durumu oldukça yüksektir. Aslında ilk çıkık nedeni çok önemlidir.
Basit bir şekilde çıkmış ise genellikle yapısal kapsül ve bağ gevşeklikleri sorumludur. Ciddi bir travma-darbe ile oluşmuşsa kapsül ve bağlardaki esneme-yırtıkla birlikte yuvanın çepeçevre etrafını saran labrum denen kıkırdak halka da yırtılır ki buna bankart lezyonu adı verilmektedir. Bankart lezyonu olarak adlandırılan bu yaralanma tipi oluştuğunda başı yuvada tutan mekanik desteklerin büyük bölümü hasarlandığı için basit hareketlerde hatta uyurken omuz çıkıkları oluşabilir.
Omuz çıkığı rahatsızlığının tekrarlama durumu ilk müdahale ve sonrasında yapılan tesbitten bağımsızdır. Günümüzde çıkık ilk kez oluyorsa oturtulduktan sonra 2 hafta basit bir kol askısı sonrasında fizik tedavi önerilmektedir. Tekrarlayan çıkıklarda omuz tesbiti sadece ağrı geçene kadar verilir.
Omuz çıkığı vakasında hekimin tanı koyabilmesi için olayı detaylı bir şekilde dinler ve hastayı fiziki olarak muayene ettikten sonra ise radyolojik olarak yöntemlerden yararlanır. Hekiminiz size burada ilk vakanın nasıl olduğunu ve üzerinden ne kadar bir zaman geçtiğini kesin olarak soracaktır.
Ayrıca hangi hareketler esnasında omuzda çıkık oluştuğunun yanı sıra yine tekrarlama durumu varsa kaç kez tekrarladığını da soracaktır. Yine hekiminiz kemik yapınızda meydana gelen şekil bozukluğunu tam olarak ifade edebilmek adına röntgen ve altta yapılan olayın kesin bir biçimde ifade edilebilmesi için MR çekilmesini isteyecektir. MR görüntüleme sayesinde röntgen de gözden kaçan herhangi bir bulgu olup olmadığı ve hastaya nasıl müdahale edileceği de net bir şekilde belirlenebilmesi adına hekimler tarafından birçok omuz çıkığı vakasında tercih edilmektedir.
İlk çıkıkta omuzun yerine oturtulması ilk olarak basit bir manevra denenerek yapılabilir. Ancak oturmadıysa zorlamamak ve anestezi altında yapmak gerekir. Aksi halde çok ağrılı olmasının yanı sıra kırık veya sinir hasarı oluşabilir. Tekrarlayan çıkıklarda bile zaman zaman anestezi ile yerine oturtmak gerekebilir.
Omuz çıkığı, zorlanma, düşmeler nedeniyle ortaya çıkar. 20 yaşın altında görülen çıkığın daha sonra tekrarlama riski yüzde 80’e yakındır. Omuz çıkığı 20-40 yaş arasında olursa yüzde %50-60 arasında tekrarlar. 40 yaşından sonra tekrarlama oranı çok düşüktür. Dolayısıyla gençlerde omuz çıkığı olduğu zaman bu hastalara çok iyi yaklaşmak gerekir.
Nedeni çok iyi ortaya çıkarılmalı ve tedavi edilmeli. Omuzda koruyucu bir bölüm vardır, orası yırtıldığında omuz artık mutlaka çıkacak demektir. Omuz çıkıkları çok basite alınacak problemler değillerdir.
Çıkıkların tekrarlaması, hastanın korku duymasına, omuzunda çıkık endişesi yaşamasına ve günlük aktivitelerinde kısıtlama yapma gereği duymasına neden olabilir. Bu tip vakalarda cerrahi tedavi gereklidir.
Son çalışmalarla omuzda tendon yırtıklarında, parsiyel yırtıklarda PRP’nin başarılı olmadığı ortaya kondu. Dolayısıyla bu yırtıkların iyileşmesinde PRP şu anda neredeyse kullanılmıyor.
Omuz çıkıkları son derece ağrıya neden olan bir durumdur. Ayrıca üst kol kemik bölgesinin omuz ile birleşme noktası olan bölgede, bu kemiğin yerinden çıkmasına verilen isimdir. Omuzda bulunan eklemler, vücut eklemleri arasında en hareketli olanıdır ve bu anlamda çıkık durumlarına maruz kalabilir. Çarpma ya da yaralanma gibi durumlarda omuz bölgesinde bir sorun yaşandığını düşünüyorsanız, en kısa sürede acil servise başvurmanızda fayda var. Yapılacak müdahalelerin ardından kısa sürede gündelik yaşamanıza bu sayede dönebilirsiniz.
Omuz Sıkışması hakkında bilgi almak için tıklayınız.
Hızlı Ulaşım
Omuz çıkığı ameliyatı günümüzde omuz artroskopisi ile güvenilir bir şekilde uygulanmaktadır. %98 başarılı bir ameliyattır. Ameliyat sonrası hemen bilgisayar kullanılabilir, yemek yenebilir ve diş fırçalanabilir. Güvenli ortamlarda kol askısına da gerek yoktur. Ancak 6 hafta belli hareketler yasaktır ve gece uyurken, güvenli olmayan ortamlarda kol askısı kullanılmalıdır. Ameliyat sonrası iyileşme sürecinde hastanın durumuna göre 3-6 haftalarda başlanarak 6-12 hafta fizyoterapi gerekmektedir.
Omuz çıkıkları vücutta en çok tekrarlayan çıkıklardır. Tekrarlamasının ilk çıkıktaki tedaviyle hiçbir bağlantısı yoktur. Hatta omuzu gövdeye tesbit adale yapısını zayıflattığı için hem erken çıkık daha sıktır, hem de omuz hareketleri kısıtlandığı için normal hayata dönüş uzamaktadır.
İlk çıkık ne kadar erken yaşta olursa tekrarlama oranı o kadar fazladır. İlk çıkık 18 yaşında olduğunda %80 tekrarlama riski varken, 40 yaşında bu oran %20 lere düşmektedir. Tekrarlayan çıkıklarda ilk tedavi ilk çıkık gibidir. Bazen çok tekrarlamış çıkıklarda hastalar çıkıklarını kendileri yerine oturtabilirler.
Bazen de ilk çıkık sonrası omuz tam çıkmasa da çıkıyor hissi olabilir. Buna “instabilite” denir ve tekrarlayıcı çıkık gibi davranılır.
Omuz çıkığının yerine yerleştirilmesi sonrasında tamamen iyileşme süresi yaklaşık 6-8 hafta sürmektedir. Fizik tedavi ile bu süreç hem kısalır, hem de erken performans artar. Bu süreçte ilgili kolun çok zorlanmaması, aktif spor yapılmaması ve doktorun önerdiği egzersizlerin yapılması önerilmektedir.
Omuz çıkığı sonrasında hastanın kolunun birkaç gün askıda kalması gerekmektedir. Aynı zamanda ağrı şikayetlerinin kontrol altına alınması amacı ile ağrı kesici ilaç kullanımı önerilmektedir. Omuz çıkığı yaşayan bazı hastalarda ise tedavi sürecine fizik tedavi ve rehabilitasyon uygulamaları da gerekebilmektedir.
Omuz çıkığı problemi yaşayan kişilerde öncelikle kesin tanı konulması gerekmektedir. Radyolojik görüntüleme sistemleri ile omuz çıkığı teşhis edilen hastalarda eklem dikkatli bir şekilde yerine oturtulmaktadır. Belli manevralar ile omuz yerine kolayca oturabileceği gibi, çok zor da olabilir. Özellikle ilk çıkıklarda, kaslı kişilerde ve işlem sırasında kendini gevşetemeyen kişilerde 1-2 denemede olmuyorsa aşırı zorlamamak gerekir. Kolay biçimde oturmayan durumlarda kısa süreli anestezi uygulaması hem hastanın ağrı duymasını engeller hem de gereksiz zorlama sonucu oluşabilecek ek hasarlara engel de olur. Ancak bazı kişilerde omuz çıkması ile birlikte kemiklerde kırıklar yaşanabilmekte ve kırığın yerine oturtulması için cerrahi işlem gerekebilmektedir. Bu durumda tedavi dikkatle planlanmalıdır.
10 günü geçmiş çıkıklarda yerine oturtmak zorlaşmakta ve cerrahi seçenek artmaktadır.
Omuz çıkığı olduğunda hemen herkes omuzunun çıktığını anlar. İlgili kolu hareket ettirememe, omuz bölgesinde aşırı ağrı tipiktir. Sonrasında ödem ve morluk, kolda uyuşma ve karıncalanma hissi olabilir. Omuz çıkığı problemi yaşayan kişilerin acil olarak doktora başvurması gerekmektedir. İlk çıkıklar genellikle ciddi bir travma ile olur. Daha az görülen bir tipinde basit zorlamalarla ilk çıkık olabilir.
107
Omuz sıkışması, omuz eklem hastalıkları arasında en sık karşılaşılan problemdir. ...
Omuz protezleri daha az sıklıkta yapılsa da diz ve kalça ...
Bu yapısal olarak omuz kapsülünün gevşek olduğu kişilerde görülebilen bir ...